Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Elmas tarafından okunan basın açıklamasında , Dünya Kadınlar Günü'nün temelinin 8 Mart 1857'deki New York'taki dokuma fabrikası yangınına dayandığı ve bu olayın kadın hakları mücadelesinin temelini oluşturduğu belirtildi.
Yapılan açıklama şu şekilde: “ 8 Mart 1857‘de ABD‘nin New York kentindeki bir dokuma fabrikasında grevci işçilere polisin saldırması, işçilerin fabrikaya kilitlenmesi ve ardından çıkan yangında işçilerin kurulan barikatlar nedeniyle kaçamamaları sonucunda hayatını kaybetmeleri, Dünya Kadınlar Günü’nün temelini oluşturmuştur. Hayatını kaybeden 129 kadın işçiyi ve en önemlisi mücadelelerini saygıyla anıyoruz.
Kadınların temel hak ve özgürlükler mücadelesinin tarihi, bir insan hakları mücadelesi tarihidir. ‘Kadın hakları savunusu’ olarak ortaya çıkan bu mücadele, daha sonraki yüzyıllarda cinsiyete dayalı ayrımcılığın ortadan kaldırılması mücadelesine dönüşmüştür. Bu kapsamda Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını kabul etmiştir.
Türkiye‘de Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında kutlanmış, ancak bu tarihten sonra uzun yıllar boyunca çeşitli nedenlerle kutlamalara izin verilmemiştir. Bununla birlikte, 1984 yılı itibariyle "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" her yıl çeşitli aktivitelerle kutlanmaktadır.
Dünya Kadınlar Günü etkinliklerinin yaygınlaşması, toplumda kadın hakları konusunda bir farkındalık yaratmış ve böylece toplumsal cinsiyet ayrımcılığı daha çok sorgulanmaya başlanmıştır.
Anayasal ve insan haklarımızın sürekli ihlal edildiği, hukuksuzluğun, kadın cinayetlerinin ve şiddetin arttığı, kadınların taleplerinin yok sayıldığı bu karanlık günlerde;
İş bölümünün cinsiyete değil liyakate dayalı olmasını savunduğumuzu ve tarafı olduğumuz "Erkekler ve Kadınlar Eşit İşlerde, Eşit Ücret ve Sosyal Haklara Sahiptir" ` diyen Uluslararası Çalışma Örgütü`nün ILO 100 No`lu Sözleşmesinin gereklerinin yerine getirilmesini,
25 Haziran 2021`de yürürlüğe girmiş olan ‘Çalışma Hayatında Zorbalık ve Tacize Maruz Kalan Herkesi Korumayı ve Güçlendirmeyi Hedefleyen "ILO 190 No`lu Sözleşme`nin İmzalanmasını ve Uygulanmasını" istiyoruz.
Kadınların ve erkeklerin toplumsal yaşam içinde eşit olacağı "bir başka dünyanın" mümkün olduğu inancıyla;
"Kadın-erkek yan yana, omuz omuza, yaşamın her alanında" şiarıyla, Anayasal ve insan haklarımızı korumak için, Cumhuriyet değerlerini korumak için, emekten, eşitlikten, özgürlükten, laiklikten yana bir ülke ve barış içinde bir dünya için mücadelemizi büyütme kararlılığında olduğumuzu bir kez daha haykırıyoruz.
Her türlü baskıya ve zorbalığa rağmen canı pahasına mücadeleyi bırakmayan tüm dünya kadınlarına selam olsun.”
BUSE YEŞİL